• 2165153839   5550061276
  • bilgi@aysenurfisek.com

Anasayfa

Blog

Anasayfa Blog Epilepsi ve Ketojenik Diyet ile Beslenme Tedavisi
Epilepsi ve Ketojenik Diyet ile Beslenme Tedavisi
  • 04 Nis 2020
Epilepsi ve Ketojenik Diyet ile Beslenme Tedavisi

Epilepsi ve Ketojenik Diyet ile Beslenme Tedavisi

Biliyorsunuz son iki yazım MS ve Otizmdi. Şimdi ele alacağım konu Epilepsi. Çünkü çok da farketmediğimiz ama aslında yaygın bir hastalık olan epilepsi, etiyolojisi ve semptomları itibariyle dikkat çekici şekilde beslenmeyle ve düzenli bir yaşamla kontrol altına alınabilen bir hastalık.

Epilepsi, beynin serebral nöronlarının geçici anormal elektriksel deşarj olduğu nöbetler ile karakterize bilinç bozulması, motor ve duyusal belirtilerin ortaya çıktığı bir hastalık olarak tanımlanabilir. Türkiye’de olguların çoğunluğu çeşitli antiepileptik ilaçlar ile başarılı bir şekilde tedavi edilebilirken, %5-10’luk grup ise en az iki antiepileptik ilaç kullanmasına karşın ciddi nöbetleri olan kronik epilepsi hastalarıdır ve antiepileptik tedaviye yanıt vermemekte ve dirençli epilepsi olarak sınıflandırılmaktadır (Berg A.T., Berkovic S.F., Brodie M.J. ve diğerleri (2010). Revised terminology and concept for organization of seizures and epilepsies: Report of the ILAE Commission on classification and terminology, 2005-2009. Epilepsia. 51:4, 676-685.)

Bir çok araştırma gösteriyorki, epilepsi hastalarına uygulandığında olumlu/ anlamlı sonuç veren iyet protokolü ketojenik diyettit. Ketojenik diyet her ne kadar son yıllarda şekil değiştirmiş ve kişinin ‘ketozis’e girmesi bile ketojenik diyetin başarılı yapıldığı sonucunu doğurmuşsa da epilepsi hastalarına uygulanan ketojenik diyet çok katıdır ve kan parametrelerinde bazı olumsuz denebilecek sonuçlara sebebiyet vermiştir. Uygulanan ketojenik diyet içeriği = %80 yağ + %10 protein + %10 yağ ‘dır.

Bir çalışmada, ağır epilepsi hastalarının (dirençli epilepsi tanısı alan, haftalık nöbet sayısı 7’den fazla ve günde en az 2 epileptik ilaçla nöbetleri kontrol altına alınamayan) olduğu bir grupta ketojenik diyet uygulaması sonucu anlamlı olarak sonuç vermiş fakat kişilerin LDL kolestrol ve trigliseritte artış olduğu gözlemlenmiştir. (Çetin, B. (2013). Epilepsi Hastası Çocuklarda Ketojenik Diyetin Epileptik Nöbet Sayısı Üzerine Etkisinin Araştırılması (Master's thesis, Sağlık Bilimleri Enstitüsü).

Ketojenik diyetin, dirençli epilepsi tedavisinde nöbetleri azalttığı ve motor becerilerde gelişme sağladığı düşünülmektedir.

Epilepsi tedavisinde ilaç tedavisi, ketojenik diyet, cerrahi tedavi ve vagal uyarı gibi yöntemler yer almaktadır. (Türkdoğan D. (2006) Epilepsi Tedavisi. Çocuk Nörolojisi. 373-385.)

Nöbet kontrolü için açlık, Hipokrat tarafından 5. yüzyılda bildirilmiştir. (Wheless JW. (2004) History and origin of the ketogenic diet. In: Stafstrom CE, Rho JM, eds. Epilepsy and the ketogenic diet. Totawa, NJ:Humana Press; 31-50.)

Yine aynı şekilde nöbet kontrolü için açlık kutsal kitap İncil de de bulunmaktadır. Hz. İsa konvüsyonlu genç bir erkeği tedavi ettikten sonra tekrardan bu tür “cin” lerin dua ve açlık hariç geçmeyeceğini önermiştir. Açlık daha sonra John of Gaddesten tarafından Ortaçağ’da yazılmıştır. Guelpa ve Marie 1911’de, 20 hastayı 4 gün aç bırakarak nöbet kontrolünde bazı iyileşmeleri gözlemledikleri ve epilepside “çok iyi beslenme”nin gerekliliğini vurgulayarak modern literatürde bir ilk olmuşlardır. (Jerome Engel, Jr., Timothy A. Pedley. Epilepsy: A comprehensive Textbook.Wolters Kluwer& Lippincott Williams& Wilkins. Vol(2), 1380-1383.)

Hugh Conklin, epilepsi ataklarının bağırsaklardan emilip beyine gelen ve intoksikasyon yaratan bir maddeden kaynaklanabileceğini düşünüyordu. Dolayısıyla bağırsakları dinlendirmek için “açlık” veya “su tedavisi” adlı iki tedavi yöntemini önermiştir. Bu tedavide epilepsi hastası çocuklara 25 gün boyunca sadece su verilip incelemiştir. Sonuçta birçok çocukta uzun süreli nöbetsiz günler sağlandığını açıklamıştır. Conklin’in raporlarından sonra yapılan çalışmalar, açlık sonucu ortaya çıkan keton cisimlerinin antikonvülsan bir etki yarattığını ortaya koymuştur. ( Conklin HW. (1922) Cause and treatment of epilepsy. J Am Osteopath Assoc. 26:11–4.)

1921 yılında Mayo Clinic, yüksek yağ ve düşük karbonhidrat içeren diyetin epilepsi atakları üzerine etkisi ile ilgili makale yayınlamıştır. Bu diyet, büyüme ve gelişme için yeterli proteini, en az düzeyde karbonhidratı ve enerjinin büyük çoğunluğunu oluşturan yağı içermekte idi. Mayo Clinic tarafından oluşturulan bu diyet günümüzde kullanılan diyetin çıkış noktasıdır. (Freeman J.M., Kosoff E.H., Hartman A.L. (2007). The ketogenic diet: One decade later. Pediatrics. 119(3): 535-543.)

John Hopkins Hastanesi’nde 2001 yılında yapılan bir çalışmada; 150 epilepsi hastası çocuk ketojenik diyet tedavisi ile izlenmiştir. (Ayda yaklaşık 410 nöbet geçiren ve ortalama 6,2 adet ilaç tedavisi ile nöbet sayısında değişim olmayan hastalar) 3 ay sonunda çocukların %3’ünde nöbetlerin tamamen kesildiği, %31’inde %90’ın üzerinde nöbetsiz günler sağlandığı gözlenmiştir. 3-6 yıl sonra ise %27 çocukta nöbetsiz günlerin sağlandığı belirtilmiştir. (Freeman J.M., Kosoff E.H., Hartman A.L. (2007). The ketogenic diet: One decade later. Pediatrics. 119(3): 535-543.)

Ketojenik Diyet Nedir?

Ketojenik diyet (KD), yüksek yağ, düşük karbonhidrat, yeterli protein içeren, 1920’ lerden beri kontrol edilemeyen nöbetlere alternatif bir tedavi olarak öne sürülen ve kullanılan bir beslenme tedavisidir. Bu dönemde, sadece az etkili olan antiepileptik ilaçlar (phernoberbital ve bromides) klinisyenler tarafından kullanılmakta fakat bunların hepsinin ciddi yan etkileri olduğu bilinmektedir. 1940 ve 1950’ lerde, phenytoin ve ethosuximide gibi modern antiepileptik ilaçlar bulunduğunda KD kullanımı hızla artmıştır. 1971 de orta zincirli trigliserit diyeti, karbonhidratlara daha esnek yaklaşımı sağlayan, ketozisi nispeten iyileştiren ve daha lezzetli bir diyet olarak ortaya atılmıştır. (Jerome Engel, Jr., Timothy A. Pedley. Epilepsy: A comprehensive Textbook.Wolters Kluwer& Lippincott Williams& Wilkins. Vol(2), 1380-1383.)

Epilepsi hastalarında ALTERNATİF nedir ?

En son çalışmalarda ise, Atkins diyeti ve düşük glisemik indeks diyeti gibi alternatif diyetler, orijinal KD’ in modifikasyonu yapılarak epilepsi tedavisinde uygulanmaktadır.

Sonuç olarak, anlamlı şekilde epilepsi hastalarının tedavisinde sonuç vermiş bir diyet olan ketojenik diyet epilepsi hastalarına uygulanabilir. Bir uzmana danışmadan denemeyin.

Uzm. Dyt. Ayşenur Fişek

Diyetisyen Ayşenur Fişek
Bize Ulaşın 2165153839 ya da Randevu Al